MERDİVEN KÖYÜ BULUŞMA NOKTASINA HOŞGELDİNİZ
  GEL DE KAYGILANMA
 

Gel de kaygılanma

Kim istemez kanın durmasını, kim desteklemez terörün son bulmasını, kim arzu etmez ülkeye sulhun gelmesini? Lakin ta baştan kabul etmek gerekiyor ki böyle çetrefilli süreçlerin içinde onlarca tuzak bulunur. O tuzakları görüp söylemek, barışa karşı olmak değildir. Hele söz konusu; uluslararası bağlantıları bulunan bir terör örgütü ise!

 

Ve o örgüt, onlarca yıldır asker-sivil demeden, Kürt-Türk demeden, kadın-çocuk demeden insanları öldürüyorsa, bin kere düşünüp bir kere adım atmak gerekmiyor mu? Bir de bu örgüt, pek çok ülkenin ekonomik, askerî ve lojistik desteği ile ayakta duruyorsa ve her an onlar tarafından kullanılmaya müsait ise, sürecin sıhhati için bin kez kafa yormaktan daha doğal ne olabilir? Ne toz pembe rüyalar görmek, ne kâbuslar eşliğinde yürümek! Gerçeğin çehresine yüreklice bakmak ve geleceği soğukkanlılıkla yönetmek gerekiyor; hepsi bu

Şu anki fotoğraf gayet net: PKK barış adına adım atmıyor; tam aksine büyük bir çatışmaya hazırlandığına dair görüntü veriyor sürekli. KCK yönetimi değişti, nerdeyse Türkiye'ye tehdit savurmayan ‘PKK kurmayı' kalmadı. Üstelik süre veriyorlar, ‘Son kez uyarıyoruz!' diyorlar. Yeni KCK stratejilerinde açıkça görülüyor ki örgüt, taraftarına sokağa dökülmeyi emrediyor. Bunlardan kaygı duyduğunuzu söylediğinizde bazı pembe dizi senaristleri her şeyin çok iyi gittiğini, endişeye mahal olmadığını vs. söylüyor. Güzel! Ama manzara hiç öyle bir şey demiyor. Neymiş? Devlet (daha doğrusu MİT) İmralı'da mahkûm örgüt liderine hâkimmiş, o da örgüte hâkimmiş; dolayısıyla asayiş berkemal imiş. Aklı başında her insan bu tozpembe yorum karşısında şu soruyu sormaz mı: Madem her şey bu kadar kontrol altındadır, bu ürkütücü manzaranın sorumlusu kimdir?

Şehrin göbeğinde polis gücü oluşturacaksın, 2 bin küsur genci örgüte yeni üye yapıp dağa çıkaracaksın, ağır silahlar eşliğinde mezarlıkta tören düzenleyecek ‘şehitlik' inşa edeceksin, yol kesip kimlik kontrolü yapacaksın, dört parçalı devlet kuracağını (bir milletvekilinin ve örgüt liderinin ağzından) bangır bangır haykıracaksın, hükümete “2. aşamaya geç” diye dayatacaksın… Ve insanlar “Her şey yolunda!” deyip hayata huzur içinde devam edecek; öyle mi?

Bütün bu 'taktiksel söylemler'i geçtik, sıra devletin nasıl kurulacağını fiilen göstermeye geldi galiba. Hafta içinde PKK'nın Suriye kanadı PYD, Rasulayn şehrini tamamen kontrol altına aldı ve o topraklara örgüt bayrağını astı. Türkiye'nin 100 metre ötesinde yaşanıyor bu gelişme. PYD Başkanı, Türkiye'nin müdahalesi söz konusu olursa kendilerini savunacaklarını söylüyor. Genelkurmay Başkanlığı, resmi bir açıklama yaparak “terör örgütü”nün Suriye'deki hamlesinden kaygı duyduğunu ortaya koyuyor. Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Türkiye'nin endişelerini dile getiriyor ve “Sınırda bir oldubittiye izin veremeyiz!” diyor. Onunla da yetinmeyip, gelişmeleri “kaygıyla” izlediklerini söylüyor. Tabii ki reel politikle yüz yüze yaşamaya mecbur Dışişleri, bölgeye ve ülkemize nasıl bir mayın döşendiğini hissediyor. Ya Polyannacılık oynayan kalem erbabı?

Onlar (kulaklarına üflenen ninniler sayesinde) sürecin hâlâ planlandığı güzergâhta devam ettiğini söylüyor. Keşke öyle olsa... Fakat heyhat! İş her geçen gün sarpa sarıyor, örgüt her gün yeni bir hamle yapıyor. Sadece örgüt mü? Öteden beri İran bağlantısı ile maruf bazı kişiler, sırıtkan bir eda ile PKK'nın Suriye kanadını aklayıp paklama peşinde. Normaldir; zira şu an itibarıyla kazananların başında İran ve Suriye geliyor. Vaktiyle çoluk çocuk gibi görülen Esed, kendine göre büyük oynuyor ve arkasını yasladığı müttefikleriyle özerk bir PKK devletini arzu ediyor. Daha birkaç hafta önce KCK üst yönetiminin Suriye'de özerk bir bölgeden bahsetmesi ve İran'la barışın devam edeceğini ilan etmesi tesadüf mü sizce?

E.D
DİĞER YAZILARI

 
  TOPLAM 51166 ziyaretçiUĞRAMIŞTIR  
 
--------------------------------- ----------------------------------- ZİYARET ETTİĞİNİZ İÇİN TEŞEKKÜRLER------------------------- Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol